Sûz-i Dilârâ Âyin-i Şerîf

Önceki Sayfaya Dön

Sultan III. Selîm Han

1. Selam

(Ağır Düyek)

Dilberî vü bîdili esrar-ı mâst
Kâr kâr-i mâst ü çün o yâr-i mâst

Nevbet-i köhne-fürûşân dergüzeşt
Nev fûrûşânîm ü in bâzâr-i mâst (*)

“Gönül almak ve gönülsüz kalmak bizim sırlarımızdır.
İş bizim işimizdir, çünkü O bizim sevgilimizdir.

Eski şey satanların sırası geçdi gitti.
Biz yeni şeyler satıyoruz ve bu da bizim pazarımızdır.”

Semâ ârâm-i cân-i zindegânest
Kesî dâned ki ü râ cân-ı canest

Husûsâ halkâ’i kender semâ’end
Hemî gerdend ü Kâ’be der mîyânest (**)

“Semâ, âşıkların canlarını dinlendirir, huzur verir,
O’nun canının canı olduğunu kim bilir ki?

Hele hele semâda olan o halka yok mu.
Döner dururlar ve Kabe’de ortadadır.”

İn aşk-ı kemâl est ü kemâl est ü kemâl
Vîn akl-i hayâl est ü hayâl est ü hayâl

Dîdâr-ı cemâl est ü cemâl est ü cemâl
Nûr est ü visal est ü visal est ü visal

“Bu olgunluk aşkıdır, olgunluk aşkıdır, olgunluk aşkı.
Bu hayal aklıdır hayal aklıdır hayal.

Sevgilinin yüzünü görmektir, yüzünü görmektir, yüzün görmek,
nurdur, kavuşmadır, kavuşmadır, kavuşma.”

Çün bende ne’î, nidâ-yi şâhî mîzen
Tîr-i nezâr ânçî nân ki hâhî mîzen

Çün ez hod u gayr-i hod müsellem geştî
Bîhud binşîn, kûs-i ilahî mîzen

“Madem ki kul değilsin, şahlıktan dem vur.
Bakış okunu istediğin ekmek gibi at.

Madem ki kendinden ve başkasından kurtuldun,
Kendinden olmadan otur da, ilahî kösü çal.”

2. Selam

(Evfer)

Sultân-ı menî sultân-ı menî
Ender dil ü cân îmân-ı menî

Der men bidemî men zinde şevem
Yek cân çi şeved sad cân-ı menî

“Benim sultanımsın, benim sultanımsın,
gönlümde, canımda imanımsın.

Bana Hz. İsa gîbi üflersen ben dirilir, canlanırım.
Bir can da ne oluyor ki Sen benim yüz canımsın.”

3. Selam

(Firekçîn)

Mutribâ! Esrâr-ı mâ râ bâz gû
Kıssahâ-yı canfeza râ bâz gû

Mahzen-i innafetahnâ ber gûşâ
Sırr-i cân-i Mustafa râ bâz gû (***)

“Ey mutrib (çalgıcı)! Bizim sırlarımızı açıkla.
Can bağışlayan hikayeleri anlat.

İnnafetahna mahzenini aç. (****)
Mustafa’nın canının sırrını açıkla.”

(Yürük Semaî)

Ey ki hezâr âferîn bu nice sultân olur
Kulu olan kişiler husrev ü hâkân olur

Her ki bugün Veled’e inanuben yüz süre
Yoksul İse bay olur bay ise sultân olur

“Ey binlerce varı yaradan, aferin olsun ki bu nasıl sultan olur?
Kulu olan kişiler padişahlar padişahı olmakta.

Bugün Veled’e inanarak O’na, O’nun kapısına yüz süren kişi,
yoksul ise zengin, zengin İse sultan olur.”

Kârî nedârem cüz in, kârgeh-i karem ûst
Lâf zenem lâf lâf, zanki harîdârem ûst

Cân ü dilem sakin est, çünki dil ü cânem ûst
Kâfile’em eymen est, kâfile-sâlarem ûst

“Bundan başka bir işim yok, çalıştığım yer O’dur.
Bol bol laf söylerim, çünkü alıcım O’dur.

Canım ve gönlüm sakindir, çünkü gönlüm ve canım O’dur.
Kervanım emniyettedir, çünkü kervanbaşım O’dur.”

Hîz ki imrûz cıhân, ân-i mâst
Cân ü cihan, sakî vü mihmân-ı mâst

Zühre vü meh, defzen ü şâdi-yi mâst
Bülbül-i cân, mest-i gülistân-ı mâst (*****)

“Kalk, çünkü bugün dünya bizimdir.
Can ile dünya, bizim saki ve konuğumuzdur.

Zühre ile ay, bizim defzenimiz ve sevincimizdir.
Can bülbülü ise gülbahçemizin sarhoşudur.”

Ah güzelim aşkına halatına
Yandı yürek aşk hararâtına

And içeyim gayri güzel sevmeyim
Tanrı’ya vü Tanrı’nın âyâtına

“Ah o güzelin aşkına, hallerine yürek
O’nun aşk hararetine yandı.

Tanrı ve Tanrı’nın ayetleri aşkına,
artık güzel sevmemeğe and içeyim.”

Ey kâşif-i esrâr-ı Hüdâ Mevlânâ
Sultân-ı beka, şâh-ı fenâ Mevlânâ

Aşk etmededir Hazretine böyle hitâb
Mevlâ-yi gürûh-i evliyâ Mevlânâ

“Ey Tanrı’nın sırlarının kaşifi Mevlânâ!
Kalıcılık sultanı, yokluk şahı Mevlânâ!

Aşk, sana böyle hitab etmektedir.
Veliler topluluğunun efendisi Mevlânâ!.”

4. Selam

(Evfer)

Sultân-ı menî Sultân-ı menî
Ender dil ü cân imân-ı menî

Der men bidemî men zinde şevem
Yek cân çi şeved sad cân-ı menî

“Benim sultanımsın, benim sultanımsın.
Gönlümde canımda benim imanımsın.

Bana Hz.lsa gibi üflersen ben dirilir canlanırım.
Bir can da ne oluyor ki Sen benim yüz canımsın.”

Farsça Güftesi

(1)
دلبری و بيدلی اسرار ماست
کار کار ماست چون او يار ماست
نوبت کهنه فروشان در گذشت
نوفروشانيم و اين بازار ماست

(2)
سماع آرام جان زندگانست
کسی داند که او را جان جانست
خصوصا حلقه ای کاندر سماعند
همی گردند و کعبه در ميانست

(3)
اين عشق کمالست و کمالست و کمال
وين عقل خيالست و خيالست و خيال
ديدار جمالست و جمالست و جمال
نورست و وصالست و وصالست و وصال

(4)
چون بنده نه ای ندای شاهی می زن
تير نظر آنچنان که خواهی می زن
چون از خود و غير خود مسلّم گشتی
بيخود بنشين کوس الهی می زن

(5)
سلطان منی سلطان منی
اندر دل و جان ايمان منی
در من بدمی من زنده شوم
يک جان چه شود صد جان منی

(6)
مطربا اسرار ما را باز گو
قصّه های جانفزا را باز گو
محزن انّا فتحنا بر گشا
سرّ جان مصفی باز گ

(8)
خيز که امروز جهان آن ماست
جان و جهان ساقی و مهمان ماست
زهره و مه دفزن شادی ماست
بلبل جان مست گلستان ماست

(11)
سلطان منی سلطان منی
اندر دل و جان ايمان منی
در من بدمی من زنده شوم
يک جان چه شود صد جان منی

  • (*) Kulliyât, I/168.
  • (**) Kulliyât, I/137.
  • (***) Kulliyât, II/359.
  • (****) Kulliyât, I/202.
  • (*****) İnnâ fetahnâ, Kur’ân, XLVIII/1: “Şüphesiz Biz sana açık bir fetih verdik.”

 

Suzidilara Nota

.